20 Kasım 2010 Cumartesi

Tacir

yelkenlere asıldım derken
kaydı ayağım yuvarlandım
ana rahminin güvertesinden
acil çıkış aldım bir güzel
vurdular bana
ağladım da ağladım

hayaller kurdum küçükten
bir tren makinistiydim bazen
saçma halı desenleri arasında
en hırslı seferini yapardım
kökledim kömürü fazla fazla
yaktım saçma desenli halıyı
vurdular bana
ağladım da ağladım

hayal kurmaya devam ettim
bir pezevenk oldum hayal dünyamda
kabarık kürkler giydim
pazarladım ümitleri
talep eden ümitsiz vakalara
işkence ettim tüm duygulara
vurdular bana
ağladım da ağladım

vurdum şarabın dibine
dudaklarım mosmor oldu
kalbimi dişlerimin arasında çiğnermişçesine
kanadı da kanadı
mosmordu ellerim son gördüğümde
duvarları dövmekten hayallere
osmanlı tokatını çakmaktan
ben vurdum o geri geldi
bu kez ağlamadım
tıkanıp kaldım kendi
alaturka toaletimde.

14 Kasım 2010 Pazar

Tütün

Bazen bakarsın etrafına
Uzanırsın paketine
Bir tane sigara almak için
Boştur ya içi
Genelde hep boş olur
Çok içmişsindir
Biri sönmeden birini yak
Neden diye sormadan
Karanlıkta bir aydınlığın olsun
İzmaritlerin dibini kazı
Bağla eski mektuplara kalan tütünü.
Eski sevişmelerini andırsın
Özletsin kendini.

Sök ciğerlerini al eline
Koy önüne bak biraz
Elini sok derinine
Hatıraları sök çıkar içerisinden
Kokusunu hatırlamak için
Aran dur.
Bulamasan bile
Hayal etsen yeter.

Ara eski günlerini.
Uzat elini.
Bir sigara al paketinden
Olmasa bile içinde.
Gözlerin dolsa bile.
Görüşü kaybetme,
Hayal ederken lazım olur.
Paylaş o sigarayı
Anılarınla.
Hiç olmasa bile.